-
1 подготовка
ж1) hazırlama; hazırlık; eğitim, yetiştirme ( обучение)подгото́вка уро́ков (учеником) — derse çalışma
вое́нная подгото́вка — askeri eğitim
подгото́вка ка́дров — personel / kadro eğitimi / yetiştirilmesi
получи́ть специа́льную подгото́вку — özel eğitim görmek
пройти́ подгото́вку в... —...da eğitimden geçmek
их обвини́ли в подгото́вке вое́нного переворо́та — askeri darbe hazırlamakla suçlandılar
2) (запас знаний, навыков и т. п.) eğitimу него́ недоста́точная / сла́бая подгото́вка — eğitimi / eğitim derecesi yetersizdir
актёрская подгото́вка — oyunculuk eğitimi
преиму́щество в физи́ческой подгото́вке — спорт. fiziki kondisyon üstünlüğü
••артиллери́йская подгото́вка — topçu hazırlık ateşi
-
2 подготовленность
-
3 образование
tahsil,öğretim* * *I с1) oluşma; meydana gelme; teşekkül (etme)образова́ние камне́й в по́чках — böbrekte taş teşekkülü
образова́ние и разви́тие вселе́нной — evrenin oluğum ve gelişimi
2) kurma; kurulmaстоле́тие образова́ния госуда́рства — devletin yüzüncü kuruluş yılı
3) геол. oluşukII сöğrenim; öğreti; tahsil; eğitimсисте́ма парти́йного образова́ния — parti eğitim sistemi
он получи́л театра́льное образова́ние в Москве́ — tiyatro öğrenimini Moskova'da yaptı
оте́ц не дал ему́ образова́ния — babası onu okutmadı
како́е у него́ образова́ние? (о степени) — tahsil derecesi ne?
пра́во на образова́ние — öğrenim hakkı
специали́сты с университе́тским образова́нием — üniversite mezunu uzmanlar
-
4 B.Ed.
[,bi: 'ed,,bi: i: 'di:]( abbreviation) (Bachelor of Education; a first university degree in education or teaching.) Eğitim Bilimleri Lisans Derecesi; öğretmenlik diploması -
5 BEd
n. yatak, yatacak yer, tarh, tabaka, nehir yatağı; mezar, çiçeklik, temel, zemin, katman————————v. yatırmak, yatacak yer sağlamak, yatak yapmak; yerleşmek, kalmak; dikmek (bitki)* * *1. sabitleştir (v.) 2. yatak (n.) 3. yatak* * *[,bi: 'ed,,bi: i: 'di:]( abbreviation) (Bachelor of Education; a first university degree in education or teaching.) Eğitim Bilimleri Lisans Derecesi; öğretmenlik diploması
См. также в других словарях:
düzey — is. 1) Bir yüzeyin veya bir noktanın yüksekliğindeki yatay sınır, seviye Su düzeyi. 2) Bir kursun basamaklarından her biri, kur (I) 3) mec. Bir nesnenin, bir kimsenin başka nesnelere veya kimselere göre olan değer ve yücelik derecesi, seviye… … Çağatay Osmanlı Sözlük
